13 Temmuz 2016 Çarşamba

Çocuklarda Gece Korkuları Ve Karabasan

Sevgili ziyaretçilerimiz, bu makalemizde sizlere çocuklarda görülmekte olan gece korkuları ve karabasan hakkında bilgiler vermeye çalışacağız. Öncelikle konumuza çocukların gece korkularından bahsederek başlayalım.

Gece korkuları olan bir çocukta öncelikle aşağıdaki durumlar görülmektedir:

  1. Yatmak istemez.
  2. Annesiyle yatmak ister.
  3. Saatlerce uykuya dalamaz.

Gece korkuları yaşayan çocuk; şımartılarak ve gevşek disiplin uygulayarak aile ile uyumasına izin verilmiş, kural konulmamış çocuklardır. Saatlerce uykuya dalamaz ise gerçekten bir şeyden korkmuş olabilir. Anne-babanın cinsel yaşamlarına şahit olmuş olabilir. Çocuk cinsel birleşmeyi babasının annesine saldırısı olarak algılar ve annesini koruma isteğiyle gece uyuyamaz. Anne babanın kavgaları, anne veya babanın ara sıra evden gitmesi gibi durumlarda da çocuk geceleri korkabilir. Çocuk anne babaya aşırı bağlıdır, sürekli onların yanında olmasını ister ve onlara sarılır, tutar, yüzünü okşar. Bu çocuklarda gece korkusuyla birlikte tırnak yeme, tuvalete gitmek isteme, dışarıya-okula gitmek istememe, huysuzluk, bebeksi tavırlar da görülebilmektedir.


Şimdi diğer konumuz olan Karabasan hakkında bilgiler verelim.

Karabasan, uykuda gelen korkulara denir. Gündüz yaşanan heyecanlı olaylar uykuda kendini gösterir. Çocuk uykusunda sayıklar, ara sıra korkulu düş görür. Korkulu rüyadan sonra uyanıp anne babasının yatağına sığınır. Çocuklar bu korkulu rüyalarını kullanıp “Anne korkuyorum, ben sizin yanınızda yatayım” diyerek anne babasının yatağına girmeyi alışkanlık durumuna da getirebilirler. Sık sık görülen korkulu rüyalar, genellikle çocuğun yaşadığı gerilim ve kaygı belirtisidir. Çok korkutucu bir rüyadan sonra çocuk sıçrayarak veya bağırarak uyanır. Şaşkın ve korkulu gözlerle çevresine bakar. Bir süre rüyanın gerçek olup olmadığını anlayamaz. Yatıştırılınca yeniden uyur ve ertesi gün korkulu rüyasını hatırlar.

Bazen karabasanda birkaç dakika ile yarım saat civarında çocuk korkulu rüyadan sonra uyanmaz, yatağında oturur, gözlerini korkuyla açar. Saçma sapan konuşur, anne babasını tanımaz. Yerinde debelenir, ayağa kalkıp amaçsız dolaşır, kendisini yatıştırmak isteyen anne babasına tepki verir. “Geliyor” diye bağırır. Çocuk uyanınca bir şey hatırlamaz. Olup bitenleri bilmez. Uyanmazsa; çocuğun debelenme sırasında kendisini yaralaması önlenmelidir. Aileyi korkutan bu durum çok seyrek görülüyorsa kaygı verici değildir.

Gündüz yaşanan olaylar ve korkulu yaşantılar uykuda da etkilerini sürdürürler. Örseleyici olaylar, kazalar ve yaşanmış büyük korkular, başka etkileri yanında, hem yetişkinde hem çocukta uyku bozukluklarına yol açar. Düş görme, gündüz çözümlenmemiş olayların bilinç dışını sürekli uğraştırması sonucu ortaya çıkarlar.

Çocuklarda Uyurgezerlik Problemi


Sevgili ziyaretçilerimiz, bu makalemizde sizlerle uyurgezerlik hakkında konuşacağız. Çocukluk çağında her yüz çocuktan 1-15’inde görülür. Erkek çocuklarda daha sık olur. Uyurgezerlik ergenlik çağından sonra çok azalır veya tamamen kaybolur. Uyurgezerlik uykunun en derin olduğu ilk üç saat içinde görülür. Çocuk yatağından kalkar ve evin içinde dolaşır. Bu esnada konuşabilir ama söyledikleri genellikle anlaşılmazdır, gözleri açıktır, bakışları donuktur, kapıları açmaya uğraşır, dolapları amaçsızca karıştırır. Sonra kendiliğinden yatağına döner veya başka bir odada bir yerde uyuyup kalır. Evin kapısını açıp sokağa da çıkabilir. Uyurgezerlik yarım ila bir saat arasında sürebilir. Uyurgezerlik esnasında çocuk bilinçsiz olmasına rağmen bir yere çarpmaz. Sabahleyin kalktığında ise hiçbir şey hatırlamaz.



Uyurgezerlik uykunun en derin olduğu 3. ve 4. Dönemden çıkarken olur. Uyurgezerliğin görüldüğü gecelerin gündüzünde çocukların daha gergin, stres altında kaldıkları görülür. Aile içindeki baskılar, çatışmalar, okulla ilgili sorunlar uyurgezerliği artırır. Çocuk sık sık uykusunda gezmiyorsa kapı ve pencereleri sıkı sıkı kapamak dışında bir önlem almak gerekmez. Uykuda gezme 10-15 günde 1-2 kez görülüyorsa nedeni araştırılmalıdır.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder