Peki, bir çocuk ceza aldıktan sonra, cezaya sebep olan olumsuz davranışı terk ediyor mu? Belki geçici olarak evet, ama kalıcı olarak hayır. Ceza vermeye alışık olan anne babalar burada itiraz edecek, "ceza vermeden çocuklarımızın olumsuz davranışlarını nasıl önleyeceğiz" diyeceklerdir. Bizim karşı olduğumuz ceza, onur kırıcı, aşağılayıcı, ruhsal ve fiziksel yönden inciten, sebep sonuç ilişkisine dayanmayan, içerisinde sevgi olmayan cezadır. Aslında çocuk için incitici olan cezanın kendisi değildir; ceza sırasında anne babanın takındığı saldırgan tutum ve kullandığı aşağılayıcı sözlerdir.
Çocukları Olumsuz Yönde Etkileyen Anlamsız Ceza Örnekleri
- Üç yaşındaki küçük kızını evin kedisini kuyruğundan tutmuş çekiştirirken gören bir anne, çocuğun üzerine yürüse, "Bu yaptığından utanmalısın, zavallı kedinin canını acıtmaya hakkın yok!" diye bağırsa, Kedinin kuyruğunu çocuğun elinden kurtarsa ve "canın acısın da zavallı hayvanın canını acıtmak neymiş anla" diyerek çocuğun poposuna iki şaplak indirse. Çocuk yaptığı bu olumsuz davranıştan dolayı eleştirildiği, küçük düşürüldüğü ve poposuna iki şaplak yediği için "bu bana ders olsun, bir daha kedinin kuyruğunu çekmeyeceğim" diye söz verir ve sözünde durur mu?
- On yaşında bir erkek çocuğu, yalan söylediği için, iki gün bisiklete binmeme cezası almış olsun. Çocuk, bisiklete iki gün binemediği için, "bu bana ders olsun, bir daha yalan söylemeyeceğim" diye kendi kendine söz verip yalan söyleme huyunu bırakır mı?
- Kalabalık bir aile akşam yemeğine davetli gelse. Yemekten sonra evin hanımı lise birinci sınıfa giden kızından bulaşıkları yıkamada kendisine yardım etmesini istese. Kızı da: "Bulaşık yıkamayı sevmiyorum. Ders çalışacağım. Bulaşık yıkamak benim görevim değil!" diye homurdanarak mutfaktan çıkıp odasına gitse. Kendisine yardım etmek istemeyen ve saygısızca homurdanan kızına çok sinirlenen anne, arkasından gitse; misafirler duymasın diye odanın kapısını kapatsa, "Benimle bu şekilde konuşmana izin veremem küçük hanım! Bir hafta televizyon izlemeni yasaklıyorum. Umarım bu ceza yeniden düşünmeni ve annene karşı daha saygılı olmanı sağlar!" dese. Genç kız, televizyonsuz geçen bir hafta sonra, yaptığından pişmanlık duyup annesine karşı daha saygılı ve ev işlerinde hamarat bir kız olur mu?
Çocuk sahibi olup da yukarıdaki üç soruya "evet" diyecek anne baba sayısı çok azdır. Ancak çoğu anne baba çocukların cezayı hak ettiğini söyleyeceklerdir. Çünkü hemen her çocuklu evde bu tür davranışlara rastlamak mümkündür. Verilen cezalar belki kısa süre işe yarasa da uzun vade de hatalı davranışların düzelmesine katkı sağlamaz. Katkı sağlamadığı gibi, sık tekrarlanan cezalar çocukla anne baba arasında bir gerilim ve çatışma zemini oluşturur. Ceza alan çocuk yaptığı yanlışın bedelini ödemiş ve aklanmış olduğunu düşünür. Yanlışla doğruyu birbirinden ayırt etmeyi öğrenmiş ve bir iç disiplin kazanmış olmaz. Bunun böyle olduğunu fark eden anne babalar dahi, başka yol ve yöntem bilmedikleri için, ceza vermeye devam ederler.
- Ceza, çocuktan ziyade, anne babayı rahatlatır. Çocuğun hatalı söz ve davranışına sinirlenen anne ve babanın vücudunda adrenalin seviyesi yükselir. Elinde olmayarak fiziksel cezaya yönelir. Çocuğun poposuna iki tokat indirdikten sonra vücudunda birikmiş olan negatif enerjiyi boşaltır ve kendisini rahatlamış hisseder.
- Zamanla ceza hem veren hem de alan için alışkanlık haline gelir, caydırıcılık özelliği kalmaz. Çocuk aldığı cezanın şoku ve acısıyla, geçici olarak, o an için hatalı davranışını bırakabilir. Ancak bir süre sonra, dayağın acısı geçince, aynı gün içinde aynı davranışı tekrarlayabilir.
- Şiddet öğrenilen bir davranıştır. Şiddet ve fiziksel acı içeren cezalar, zamanla çocuğu şiddete yönlendirir; o da kendinden zayıf çocuklara şiddet uygulamaya başlar.
- Dayak medeni ve insani bir davranış değildir. Dayağın çocuğu disipline soktuğunu düşünen anne babalar kendilerini savunurken şöyle derler: "Kızını dövmeyen dizini döver". "Dayak cennetten çıkmadır." Deney ve gözleme dayanan araştırmalar asıl kızını döven babaların dizini dövdüğünü göstermektedir. Evet, kızını döven, on bir gün kaybedeceği için pişmanlık duyup dizini dövecektir. Kötünün cennette yeri yoktur. Şeytan kötü olduğu için cennetten çıkarıldı. Dayak da kötü bir eğitim aracı olduğu için cennetten çıkarılmıştır.
Cezanın, özellikle dayak ve fiziksel şiddet içeren cezaların, disiplin sağlamada ve olumsuz davranışı düzeltmede bir işe yaramadığını söylediğimizde anne babalar haklı olarak "peki çözüm nedir" sorusunu yönelteceklerdir. Ceza vermeye gerek kalmadan olumsuz davranışları engellemek mümkündür ve bunun denenmiş yöntemleri vardır. Daha sonraki makalelerimizde detaylarını sizlerle paylaşacağız.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder