16 Mayıs 2016 Pazartesi

Montessori Eğitimine Göre Çocuklar Yazmayı Öğrenerek Okumaya Başlamalı!

Sevgili ziyaretçilerimiz, çocukların okumayı öğrenme süreci, konuşmayı öğrenme süreci kadar basit ve sancısız geçebilir.

Grup Grup Harfler

Çocuğunuza harfleri aşağıdaki gruplar halinde sunun:
  • Birinci Grup      : e l a t
  • İkinci  Grup       : i n o r
  • Üçüncü Grup     : m u k ı
  • Dördüncü Grup : y s d ö
  • Beşinci Grup      : b ü ş z
  • Altıncı Grup       : ç g c p h
  • Yedinci Grup      : ğ v f j 



Montessori okullarında, uygulamalı fonetik yaklaşım kullanılır. Bu yaklaşım sayesinde küçük çocuklar, konuştuğumuz dilin, alfabenin sembolik harfleri vasıtasıyla kelimeler şeklinde nasıl kodlandığını anlayabilir. böylece her harfin temsil ettiği sesi öğrenirler. Aynı şekilde her ses tarafından temsil edilen harfi de öğrenirler. Harfler birer birer öğrenilerek bütün alfabe öğrenilmiş olur. Sizde aynı yaklaşımı evinizde uygulayabilirsiniz.

Zımpara Kağıdı Harfler

Bu yöntem, çocukların hem dokunarak hem de görerek alfabeyi kolayca öğrenmelerini sağlar. Zımpara kağıdından harfler, plastik benzeri fiberden yapılmış 29 tane levhadan oluşur. Her levhanın üzerine, zımpara kağıdından kesilmiş bir harf yapıştırılır. Düzgün kaygan zeminin üzerinde pürüzlü yüzeyli bir harf yer alır. Çocukların ayırt etmesine yardımcı olmak için sessiz harfler pembe, sesli harfler ise mavi arka plan üzerine yapıştırılır. Zımpara kağıdı ya da benzeri harfleri kırtasiyelerden alabileceğiniz gibi, evde kendinizde yapabilirsiniz.

Çocuğunuz genelde üç yaş civarında okumaya ilgi gösterdiğinde ona bir grup harfleri birer birer öğretmeye başlayabilirsiniz. Ona nesneleri tutmak için kullandığı elinin orta ve işaret parmaklarıyla her harfin üzerinden nasıl geçilebileceğini gösterin. Bir yandan gösterirken, bir yandan da iki ya da üç harfli fonetik bir kelime söyleyerek her harfin temsil ettiği sesi belirtin. Mesela "el" kelimesindeki "l" harfi "lll" sesi çıkarır.

Çocuğunuzla beraber elinize iki tane zımpara kağıdı harf alarak, halının üzerinde oturun. Örneğin "e" harfiyle başlayın. Bu harf, "eee" diye okunur. "l" harfi ise "lll" diye okunur. "l" harfinin üzerinden geçerken şöyle deyin: "Bu 'lll'. Sen de 'lll' diyebilir misin?" Çocuğunuz sizden sonra tekrar edecektir. Şimdi çocuğunuza, harfin üzerinden geçerek sesini çıkarmasını söyleyin. Çocuk bu aşamada üç farklı şey hisseder: harfin şekli ve bu şeklin uyandırdığı his; harfin nasıl yazıldığı; "l" sesinin nasıl çıkarıldığı.

 Şimdi "l" sesiyle başlayan ve içinde "l" sesi geçen kelimeleri bulun: "lale, leyla, el, al, ...". Bu çalışma üç aşamalı dersin ilk aşamasını oluşturur. İkinci harfi de aynı şekilde vermelisiniz. Daha sonra dersinizin ikinci aşamasına geçin. "Bana 'eee' sesini veren harfi gösterebilir misin?" "Bana 'lll' sesini veren harfi gösterebilir misin?" Eğer çocuğunuz bir hata yaparsa birinci aşamayı tekrar edin. "Bana 'eee' yi  gösterebilir misin?" "Bana 'lll' yi gösterebilir misin?" Şimdi üçüncü aşamaya geçin. Bu aşamada "e" ve "l" harflerinin levhalarını önünüze koyun. Çocuğunuza her bir harfi seslendirmesini söyleyin; "eee", "lll": "el". İşte ilk kelimesini okudu!

Yavaş yavaş yeni harfler ekleyin. Örneğin, her hafta iki yeni harf ekleyebilirsiniz. Çocuğunuz tüm alfabeyi iyice öğrenene kadar devam edin. Çocuğunuzu takip etmeyi unutmayın. Sıkılırsa dersi bitirin. Sizin amacınız ona öğrenme sevgisini ve okuma ilgisini aşılamak. Yoksa ne pahasına olursa olsun erken yaşta okuyup yazmasını sağlamak değil. Anne babaların çoğu, Montessori okullarında harflerin adlarının değil de çıkardıkları seslerin tek tek fonetik olarak öğretilmesini ilginç buluyorlar. Çocuklar uzun zaman harflerin adlarını bilmezler fakat onları "lll", "ttı", "sss" gibi çıkardıkları seslerden tanırlar. Bu yöntem birçok çocuğun yaşamak zorunda olduğu kafa karıştırıcı, gereksiz aşamaları atlamalarına vesile olur.

Harfleri bu yöntemle öğrenen çocukların basit kelimeleri, biz onlara öğretmeden kendi kendilerine okuyabildiklerini görürüz. İşte bu, Montessori'nin, dil öğreniminin başlangıcında dikkatli ve planlı çalışmasının bir ürünüdür. Çocuklar kelimeleri doğrudan görerek öğrenmek yerine, kelimenin harflerini fonetik olarak birer birer seslendirirler, böylece kelime kendiliğinden okunmuş olur. Bu iş, bir kelimeyi öğrenip sonra onu harflere bölmekten çok daha kolay olur.

Kuma Harf Yazmak

Çocuğunuz zımpara kağıdından yapılan harflerin üzerinden yeteri kadar geçmişse, aynı harfleri ona kumun üzerine de yazdırabilirsiniz. Bunun için dökülme riskini azaltmak amacıyla derin ve geniş bir kabın içine ince kum doldurmanız yeterlidir. Zımpara kağıdındaki harfi önce bir kağıda yazıp sonra da kumun üzerine çizmesini söyleyin. böylece kas gelişimi kuvvetlenecek ve el yazısına geçiş kolaylaşacaktır.

Kalem Kontrolü

Çocuğunuzun, yazmayı öğrenmeden önce el kontrolünü geliştirmeye ihtiyacı vardır. Daha önceki makalelerde işlediğimiz bilişsel faaliyetlerin, çocuğunuzun el-göz koordinasyonunu geliştirmesinde büyük yardımı olur. El-göz koordinasyonunun sağlanması, el yazısı için çok önemlidir. Yazı yazmaya ilk basamak olarak çocuğunuza kaliteli kağıtlar ve kuru boyalar verin. Ona şekillerin içini, birbirine paralel vuruşlarla nasıl boyaması gerektiğini gösterin.

Çocuğunuzu yazı yazmaya alıştırmada, küçük bir yazı tahtası ve tebeşir işe yarayabilir. Önce zımpara kağıdı harflerinden birinin üzerinden geçip sonra da bu harfi yazı tahtasına yazmaya çalışsın. Harfleri tek tek yazmaya başlayınca basit kelimeler yazdırarak onu biraz daha zorlayabilirsiniz.

Çocuğunuza bir yazı tahtası verin ve harfleri yazarak pratik yapmasını sağlayın.

Harflerle Oyun

Bu oyun, harflerin seslerini öğrenirken yardımcı olur. Aynı zamanda herhangi bir kelimenin ilk harfini tanımalarını sağlar. Oyuna başlamak için aynı harfle başlayan beş küçük nesne toplayın. Örneğin, "t" harfi için oyuncak tren, traktör ve tarak toplayabilirsiniz. Yere iki ya da üç tane zımpara kağıdı harflerinden koyun. Nesneleri bir sepete doldurun. Daha sonra çocuğunuzdan, nesnelerden birini alıp ismini söylemesini isteyin. Sonra "Tren kelimesi hangi harfle başlıyor?" diye sorun. Daha sonra dikkatlice sesleri çıkarın: "ttt", "rrr", "e", "nnn". "Tren 'tı' ile başlıyor. Hadi treni 'tı'nın altına koyalım" deyin. Çocuğunuz bütün nesneleri yerine koyana kadar oyuna devam edin.

Hareketli Harfler

Çocuğunuz değişik harfleri zımpara kağıdı harfleriyle hatırlamaya ve seslerini çıkarmaya başlayınca hareketli harfler kutusuyla tanışabilir demektir. Bu, içinde plastik harfler bulunan, bölmeli bir kutudur. Daha çok, eski model bir matbaacı kutusuna benzer. Montessori alfabesi piyasada satılmaktadır. Bunun yerine çocuklar için yapılan plastik ve mıknatıslı harfleri de kullanabilirsiniz. Çocuğunuz, küçük bir nesne veya resim seçerek bu hareketli harflerle kelimeler oluşturabilir. Tıpkı zımpara kağıdı harflerinde olduğu gibi, harflerin sesini çıkarır ve sonra gelen sesi çıkararak harfini bularak yerine yerleştirir.

Fonetik yaklaşım, uzun zamandan beri eğitimcilerin okuma ve yazmayı öğretmek için kullandığı en etkili yöntemdir. Türkçe, İtalyanca ve İspanyolca gibi diller tamamen fonetik dillerdir. Ses ağızdan çıktığı gibi yazılır. Fakat İngilizce gibi dillerde farklı sesler, farklı harflerin bir araya gelmesi ile oluşur. Örneğin "aff" sesini, "ough" yazılışı verir. "Enough" diye yazılan bir kelime, "inaf" diye okunur.

Çocuğunuz kelimeler, cümleler ve hikayeler yazmaya başlayınca bazı ses hataları olabilir. Örneğin "sağlıklı" kelimesini "salıklı" şeklinde yazabilir. Başlangıçta onun bu hatalarını düzelteceğim diye kendinizi üzmeyin. Çocuğunuzun yanlış yaptığı için ilgisini kaybetmesi riskini göze almak yerine, çıkardığı sesleri yazma kabiliyetini desteklemek çok daha önemlidir.

Hareketli harflerle kelimeler yazma geleneği yıllardır devam etmektedir. İki harfli kelimelerle başlayıp sırasıyla üç, dört ve beş harfli kelimeler yazılabilir.

Okumaya Başlangıç

Genelde bir kelimeyi okuyup yazabildikten sonra yumuşak bir geçişle cümle ve hikayeler okumaya başlarız. Bu beceri, bazı çocuklar için dört yaşında başlarken bazıları için beş ya da altı yaşında başlayabilir. Bir kısmı erkenden okurken diğerleri daha geç okuyabilir. Fakat her çocuk farklıdır ve eğer sizin çocuğunuz, yaşıtları kadar okumaya istekli değilse endişelenmeye gerek yoktur.

Çocuğunuz ne kadar küçük olursa olsun, bir parça ilgi gösterdiğini hissederseniz, ona okumayı öğretmeye başlayın. Zamanı gelince çocuğunuz, öğrettiğiniz şeyleri zihninde birleştirecek ve kendi kendine okuma yazmaya başlayacaktır. Etraftaki nesnelerin isimlerini bilgisayarda yazıp çıktılarını alarak etiketler hazırlayın. Böylece çocuğunuz evdeki eşyaları etiketleyip bu etiketleri okuyarak pratik yapmış olur.

Fiil Oyunu

Çocuğunuz bütün kelimeleri okumaya başlayınca, komuta oyununun biraz daha zor şeklini deneyin. Bir grup kart hazırlayın. Her bir kartın üzerine, basit bir eylem ifade eden bir komut yazın. Çocuğunuz bir tane kart seçsin ve onu okusun. O bu eylemi gösterirken siz de kartı havaya kaldırın. Uç, gül, esne, uyu, alkışla, otur, kalk, ye, iç, ellerini başına koy ve benzeri.

Çocuğunuz tek kelimelik komutları okuyunca biraz daha zor kartlar hazırlayın. Bu defa kartlarda cümleler olsun: "Bana bir oyuncak bebek getir" ya da "Odanın içinde ördek gibi yürü" gibi.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder